Yağmurlu Bir Gün
Çocuklar konuşmaya başladığında " neden " , " niçin" ler de başlıyor. Onlarca kez "neden " sorusuna maruz kalmak ve anlattıktan sonra yine yine yeniden "neden " diye sormak , anlaşılan , çocukların doğasında var.
Neden , acaba diye soru sormadan büyüyen çocuk olduğuna şahit olmadım henüz.İyi ki de olmadım.Yoksa nasıl öğrenirlerdi , hayatı ?
Yağız akşama kadar ,binlerce kez " anni , neden " diye soruyor ve hatta anlattıktan sonra " hmmm , annnadimm " deyip ardından " anni peki neden " diye tekrar anlattırıyor.Bazen , babası bu duruma sinirlense de benim sinirlenmediğim , tek durum bu oluyor galiba.
Komiğime gidiyor , anladım derken bile anlamamış olması. Anladım lafını sırf kullanmış olmak için kullanması.Hatta ikinci kez anlattırdığında , ben aynı şeyi tekrarladığımda , gülümserken anlıyorum , bir önceki cevabımı ezbere bildiğini ve bildiğini doğruladığımda gözlerinde parlayan "biliyorum "ışığını...
Üstün Dökmen'in seminerin de öğrenmiştim
,çocukların aynı masalı tekrar tekrar anlattırırken ,güven duygusunu inşaa ettiklerini.Hatta şaşırmıştım , nereden nereye ,diye .Belki de sabrımın kaynağı , o gün öğrendiğim bilgilerdi...
Yağız sorularına hız kazandırmaya başladı.Önceleri sadece belli şeyleri sorardı , mesela " anni, babam neyde " veya " anni ,bu ne " gibi.Şimdi sorduğu sorular değişmeye başladı.İzmir'e gelirken yolda şakır şakır yağmur yağıyordu .Otobüste camdan bakarken , defalarca " yağmur ne " diye sordu.O soruyu ilk sorduğunda beynimden aşağıya kaynar su indi.Hatta "eyvah çuvalladım" bile dedim.
Kendi çapımda anlatmaya çalıştım.Her seferinde ilk söylediğime yakın cevaplar verdim ama anlamasına pek yardımcı olamadım ,galiba.
Üç yaşındaki bir çocuğa , yağmurun nasıl oluştuğunu veya neden yağdığını nasıl anlatacağım konusunda acemiydim ,galiba.Büyükler olsa abartıp ortamda yağmur bulutu bile oluşturabilirim ( mecazen tabiki ) ama anlatığım kitle küçülünce bende küçüldüm , anlaşılan..O an anladım ki insanın kendi çocuğuna ,hele ki 0-3 yaş arasındaysa bir şey öğretmesi , başka çocuklara öğretmeye benzemiyormuş.
Şimdi tam öğrenme ve kemikleşme döneminde.Doğru ve anlaşılır olmam lazım.Eteklerim zil çaldı ve sonunda imdadıma Tübitak yetişti.Yağmurlu Bir Gün ,kitabı varmış.Hatta bunun ,güneşli , rüzgarlı ve kar'lı günleri de var.İlk aşamada bizim hedefimiz Yağmur olduğu için ,işe yağmurla başladım.Hepsini aynı anda öğrenmesi mümkün değil ,tabiki..
Artık yağmurun nasıl oluştuğunu uzman eller sayesinde öğreniyoruz.Hatta yağmur yağdıktan sonra neler oluyor , yağmur yağarken neler giymeliyiz gibi sorulara da cevaplar buluyoruz ,içinde.
Anlatım tarzı çok güzel , hayvan görselleriyle de desteklenmiş ve dikkat çekici olmuş.Biz bir kaç gündür keyifle okuyoruz.Şuan favori kitabımız oldu ; Ya-Pa yayınlarının " Zıp Zıp Tavşanın Havuç Rüyası"ndan sonra favoriliğe yükselen ilk kitap oldu bile diyebilirim.
Bu kitabı okuyup , yağmuru anlatırken, aklıma Cem Yılmaz geldi.İlk gösterileri sırasında , TRT 'nin tek kanal olduğu yıllarda yaptığı çocuk programlarını anlatır ve dalga geçerdi.Cem Yılmaz'ın anlatımıyla , " TRT de neşe pınarı , sevgi treni gibi çocuk programları vardı , kağıttan evler yapan , çocuklara bu tür çalışmaları öğretmeye çalışan ".( en çok güldüğüm espirilerinden biridir) .Hem güler , hem anlatır " evet ,şimdi kağıttan ev yapacağız.Önce şu kartonu keseceğiz ,ama burada hazır kesilmişi var.Sonra diğer kestiğimiz parça ile birleştireceğiz , ama burada hazır birleştirilmişi var " der , o programlara gönderme yapar ve gülerdi. Cem Yılmaz'ın bu dalga geçtiği olayı yapmışım gibi, geldi bana.
Yağız sordu ,kitap cevapladı.E ne yapayım , hazır cevaplanmışı varken ?
O kadar anlattım , hikayeyi bir de asıl kahramanından dinleyelim...Ben susayım Cem Yılmaz konuşsun...
Cem Yılmazın o dialoguna ben de çok gülmüştüm ama gerçekten de öyle yapılmışı vardı :)))
YanıtlaSilTübitak yayınları gerçekten çok iyi ben de eğer hala tanışmadıysanız Tübitak dergisi olan Meraklı Miniği tavsiye ederim benimkiler bayıldı resmen :)
Meraklı Miniği takip ediyoruz canım , kartları çok eğlenceli oluyor...Tesadüfen öğrendim hatta dergiyi...
YanıtlaSilCem Yılmaz dedim ya , açtım şimdi izlemeye doyamıyorum :))))))))))))))))
Canim ben de bu sonu gelmez sorulara cok sabir göstermis bir anneyim. Önemli olan sorulara en kisa ve öz cevaplari vermek. Her sordugunda bir cümle ile cevabi acmak... adim adim yani... kolay gelsin, minigi öptüm
YanıtlaSilannesi akıllı çoçuklar soru sorarmış ne güzel yağız öğrenmek istiyor, bazen anlatması çok zor sorularda sorabiliyorlar beyza bana geçen gün anne orkid ne işe yarıyor diye sordu :))
YanıtlaSilCem Yılmaz'ın çok güzel tespitleri var. sanırım bu yüzden en sevdiğim komedyenlerden biri. Tibet'in 4 yaş soruları da "anne bu nasıl oluşmuş?" bazen öyle şeyler soruyor ki, yanlış birşeyler söylemekten korkup, "ben de bilmiyorum ama öğrenip sana anlatacağım" diyorum :)))
YanıtlaSilTerleten cinsten sorular geldiğinde bazen öyle bir köşeye sıkışıyorum ki, Rüzgar "boşver anne" diyor. Beni teselli ediyor oğlum sağolsun :)
YanıtlaSilEce o kadar çok konuşuyor ki evde. babası " sor bakalım bunları kreşte konuşturmuyorlar mı? dili şişmiş kızımın" diyor :) o kadar çok soru soruyor ki :)
YanıtlaSilCem yılmaz her daim favorimiz. kırk defa izlesen de bıkılmıyor :)
arada bilimsel terim kullanmadan açıklamak zor oluyor bu olayları..ben de rüzgar için kendimi zorlamıştım..lise öğrencilerine bile zor öğretiyorum.neyseki bizim kız anlamadan ezberledi galiba..ilk öncee soruyo sonra cevabı kendisi veriyor...hani yüksek olan bişi vardı ya ordan alçak olmuş..sonra darüzgar esmiş diyor (yüksek basınçtan alçak basınca olan hava akımına rüzgar denir..bunu ezberlemeye çalışıyo garibim...)
YanıtlaSilHatice Mungan ; ah o sorular ah ...Sabrediyorum , benden yana sıkıntı yok ama baba dayanamıyor :)))))
YanıtlaSilFilizciğim ,beyzanın sorusuda tam beylik soruymuş...Haydi cevapla cevaplayabilirsen....Bakalım daha neler neler soracaklar :)
YanıtlaSilTibet'in bir yaş büyük Yağız'dan onun soruları ve cümleleri daha düzgündür..Eyvahh yandın ,şimdi dumur olacağın soruların gelme zamanı...Arkadaşım anlatıyorda şaşırıp kalıyorum...
YanıtlaSiliyi ki doğurmuşuz ama kırk kez Cem Yılmaz izlesem ,bu keyfi alamam herhalde :)
Rüzgarlı günler ve geceler ; Rüzgar'ın cevabı çok hoşmuş.Boşver demesine çok güldüm..Bunalr master yapıp da mı doğuyorlar acaba :)
YanıtlaSilNilhancığım ,Ece de çok şekermiş..Bu afacanların soruları başımız dertte galiba...Geçen Yağız babasına diyor ki, "baba düşündüm düşündüm , hmm çen menim kocan ol " dedi..Hoppala dedik , çok komik bu çocuklar...
YanıtlaSilLight anne ,kaymaklı kızanları ; oy kıyamma neyi ezberlemeye çalışıyor.Tübitak yayınları çok güzel anlatmış.Bana gerek kalmadı ,süpe r oldu...
YanıtlaSilÇok zor açıklamak , bütüklere anlatmak kolaydı , yaş grubu küçüldükçe anlatması zorlaşıyor :)