Yağız Oğlan ve Yaşlanma Fobisi

Gece üç sularında derin uykudayken ,birden Yağız bağırdı...
- Anneeeeeee
- (panikle ) efendimmm ?
- Ben size çok kızdım ...
- ?????? ( gecenin bu saatinde hayırdır inşallah ) Neden oğlum ? Ne oldu ?
- Ben öksürdüm ve siz bana " helal , çok yaşa "demediniz , ne yani artık bana helal demiyecek misiniz. Çok üzüldüm :((
- Duymadık oğlum , uyuyorduk , su getirelim mi ?
- Yanınıza geleyim mi ????
( yanımıza gelmenin vicdan sızlatma metodu. Dersimizi aldık. Derin uyumak yok , tilki uykusu ve her daim helal :))))

***
Yağız oğlan da ruhsal değişimler başladı. Kendi odasında mışıl mışıl uyurken şimdilerde neredeyse her gece yanımıza gelmeye niyetleniyor.
Odasında uyuması konusunda yaptığımız girişimleri sevinçle karşılasa da sonuç değişmiyor.
 Mesele yalnızca uyku meselesi değil elbette. Yaptığı resimler de kullandığı tekrarlar ve öfkeli hali bizi araştırmaya zorladi. Aramızda Şöyle bir diyalog geçti :
- Yağız kulak ne içindir ?
- Duymak içindir
-Peki ya burun ?
-eee bilmiyor musun tabi ki koklamak için?
- Peki ya ağzımız 
-dudaklarımız öpmek icin 
(?????)
-Ağzımız  mesela dişlerimiz ?
-anne parmak boyası yapalım mı?
-Dişlerimizle yiyecekleri çiğneriz değil mi ?
- Ben yemek yemeği sevmiyorum, çunku yersem yaşlanırım
(Hönkkk )
Konuyu değiştiren bu sefer ben oldum. Çünkü ne diyeceğimi bilemedim. Uzun zamandır yaşlılık takıntısı vardı. Coillou nun bir bölümünde bir kuş ölüyordu ve dedesi ona "ýaşlandığı için öldüğünü" açıklıyordu. O an bana absurt gelmemişti ama gün geçtikçe Yağız ölüm konusuna takmaya başladı. İzmir de annanemi gördüğünde tepkisi daha da sertleşti. Dişleri olmadığı için yanına yaklaşmasına izin vermedi. 
O zaman üzerinde çok durmamıştık , çocukça tepkidir unutur diye. Şimdi öyle düşündüm diye kendimi suçluyorum...

 Bu konuda üstüne gitmemekle birlikte tüm kaynaklara dört elle sarılmış durumdayız. Oğlumun yaşlanma ve ölüm fobisi var ve ben onun minik yüreğine kıyamıyorum. Daha çok küçük hayatın gerçekleriyle yüzleşmesi için. "Anne sen yaşlanmayacaksın değil mi ?" Diye her sorduğunda yüreğim dağlanıyor sanki. Şanslıyım sorunun ne olduğunu biliyorum çaresizim oğlumun üzülmesine ve korkmasına dayanamıyorum...
Çocuk kalbi ne kadar hassasmış ve çocuk yetiştirmesi gerçek anlam da ne kadar zormuş , oğlum büyüdükçe anlıyorum...

2 yorum:

  1. Ah yavrucuğum kıyamam sana.Allah yardımcın olsun canım,dediğin gibi çok hassas paşalar.İnşallah en kısa zamanda unutur.

    YanıtlaSil
  2. Oyy, ben de yaşıyorum bunu. İnsan ne yapacağını bilemiyor. Ölmek kötü bir şey değil ki orada harika bir yer ve sevdiklerimiz var diyorum ben ama ne kadar etkili oluyor şüpheli. Küçükken hepimizin ölümden çok korktuğu bir zaman vardı sonuçta.

    YanıtlaSil